Dijital Ticaret Odası, şifreli mesajlaşma hizmeti Telegram ve ABD Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu (SEC) arasında devam eden dava ile ilgili bilirkişi görüşü paylaştı.

21 Ocak'ta sunulan görüşü, Sidley Austin LLP New York başkanı Lilya Tessler kaleme aldı.

Oda, bilirkişi görüşünde ABD Güney New York Bölge Mahkemesi'nin dijital varlıkları nasıl ele alması gerektiğiyle ilgili bazı fikirlerini beyan etti.

Dijital Ticaret Odası, 2014 yılında dijital varlıkların ve blockchain tabanlı teknolojilerin yaygınlık kazanması misyonuyla kurulan, kar amacı gütmeyen bir kuruluştur. Kuruluş, bu misyonu kapsamında Blockchain Birliği ve Token Birliği gibi blockchain ve kripto savunma grupları oluşturdu.

Yatırım sözleşmelerinde netlik talep edildi

Oda, Telegram'ın 1,7 milyar dolarlık Gram token satışının menkul kıymet işlemi olup olmadığıyla ilgili bir kanıt sunmaya çalışmadığına vurgu yaptı. Ticaret birliği, bunun yerine dijital varlıklarla ilgili düzenlemelerin daha net olmasını talep ediyor:

“Oda, Gram token satışının menkul kıymet işlemi olup olmadığıyla ilgili bir görüş bildirmiyor fakat, yatırım sözleşmelerinin ardındaki dijital varlıklarla ilgili yasal çerçevenin net ve istikrarlı olduğundan emin olmak istiyor.”

Oda, bu nedenle mahkemeden dijital varlık teriminin tanımını yapmalarını talep etti. 

Token satışının bir yatırım sözleşmesi, bu nedenle menkul kıymet arzı olup olmadığı sorusu, süregelen davanın merkezinde yer alıyor. Telegram, geçtiğimiz günlerde Gram'ın bir yatırım ürünü olmadığını, yatırımcıların kripto parayı satın aldıkları veya bulundurdukları için kar elde etmemeyi beklememeleri gerektiğini açıkladı.

''Tüm dijital varlıklar menkul kıymet olarak ele alınmamalı''

Oda, tüm dijital varlıkların yalnızca blockchain teknolojisi tabanlı oldukları için menkul kıymet olarak ele alınmaması gerektiğini ileri sürdü.

“Mahkemenin, bir dijital varlığın yalnızca dijital formda olduğu veya blockchain veritabanına kaydedildiği için menkul kıymet olmadığını kabul etmesini talep ediyoruz.”