Avrasya Blockchain Zirvesi 2019 yılının en çok ses getiren blockchain ve kripto etkinliklerinden biri oldu. Kafanızı çevirdiğiniz her yerde kripto para veya blockchain alanında isim yapmış bir kanaat önderine denk gelmeniz mümkündü. Etkinlikte Bitcoin, stablecoin ve hatta fedcoin bile konuşuldu.

Günün en önemli duyurusu ise hiç kuşkusuz Huobi'nin Türk Lirası ile işlem seçeneğini 2019 bitmeden hayata geçireceği oldu. Türkiye'de resmi bir yapılanma altında ofis açan Huobi, bu iki adımı atan ilk global kripto para borsası oldu. Huobi'nin MENA bölgesinden sorumlu direktörü Mohit Davar ve global yöneticilerinden Ciara Sun, "uluslararası bir açılımın ilk durağı" olarak tanımladıkları Türkiye için planlarını Cointelegraph Türkçe'ye anlattı.

Erhan Kahraman: Neden Türkiye pazarını seçtiniz? Buraya ilişkin çalışmalarınız nelerdir?

Mohit Davar: Huobi global olarak erişilebilir bir platform olduğu için, aslında kurulduğundan bu yana Türkiye’de faaliyet gösteriyor. Resmi giriş için ilk adımları ise Haziran ayında, yine bu otelde atmıştık. O gün yaptığımız duyuruda, Türkiye’de çok daha güçlü bir varlık göstermek istediğimizi belirtmiştik. Bunun birçok sebebi var:

Türkiye son derece dinamik ve yeniliğe açık bir piyasa. Genç bir nüfusu var. İstatistiklere göre, nüfusun yüzde 20’si bir ölçüde kriptoyla temas etmiş. Devlet yakın zamanda 2023 planları arasında kamuda blockchain teknolojisinden faydalanmak istediğini de açıkladı. Piyasanın pek çok paydaş tarafından desteklenmesi, bizi de pazara bu şekilde girmek için cesaretlendirdi.

Huobi olarak Türkiye’de bir ofis açıp, yerel bir ekip kurarak varlığımızı güçlendiriyoruz. Türk Lirası ile işlemleri başlatarak, buradaki müşterilerimize kripto paraya çok daha kolay erişim olanağı sunuyoruz.

EK: Ofis açıldı mı yoksa süreç devam ediyor mu?

MD: Huobi Türkiye ofisini dört kişilik bir ekiple açtık. Yıl sonuna kadar buradaki çalışan sayımızı iki katına çıkarmayı planlıyoruz. Huobi Grubu, Türkiye’deki yatırımları konusunda son derece istekli. 

EK: Türkiye’deki kripto para ekosistemini nasıl değerlendiriyorsunuz? Pazara girmeden önce de Türkiye’den müşteriniz var mıydı?

MD: Evet, pazara girmeden önce de Türkiye’den müşterilerimiz vardı. Platformda iki kripto para birimi arasında işlem yapıyorlardı. Yani birçok kişi, yerel kripto para borsalarından nakit karşılığı kripto para satın alıp, o parayı daha sonra bizim global platformumuza taşıyordu. Çünkü bizim platformumuzda 250’den fazla token, 450’yi aşkın işlem çifti bulunuyor. Bu şekilde kayda değer bir işlem hacmi görüyorduk. Ancak bizim isteğimiz, bu iki adımlı sürece gerek kalmaksızın müşterilerimize daha kolay bir deneyim sunabilmekti. Onların Türk Lirası ile global bir platforma doğrudan erişebilmelerini sağlamaktı.

Diğer yandan, burada yerel bir ekiple yer almak istiyoruz. Bana kalırsa, yerel kripto topluluğuyla bire bir bağ kurmak büyük önem taşıyor. Yerel toplulukla, birçok global kripto borsasının yaptığı gibi ara sıra ülkeyi ziyaret edip buluşma düzenleyerek sağlıklı bir bağ kurmak mümkün değil. Bizim çok daha yerele odaklı bir yaklaşımımız var. Ofisimizi kurduk, topluluğumuz var ve dahası Huobi Knights mevcut. Türkiye’deki kripto para ekosistemine tümüyle entegre olup, onu birlikte büyütmek için gereken her şeyi yapıyoruz.

Ciara Sun: Huobi Grubu açısından bakacak olursak, 2020 için belirlediğimiz kilit stratejilerin başında uluslararası açılım geliyor. Bu süreçte çok seçici davranıyoruz ve Türkiye uluslararası genişleme çalışmalarımızın ilk durağı oldu. Güçlü bir yerel ekiple çalışıyoruz. Faaliyetlerimiz için gerekli tüm irtibatları kurduk. Devlet yetkilileri ve bir dizi bankayla görüşüyoruz. Yasal denetimler ve uyumluluk için titizlikle çalışıyoruz. Huobi Grubu için uluslararası açılımda üç ayrı yol izliyoruz:

Bunlardan ilki, yerel iş ortaklarıyla çalıştığımız Huobi Cloud. Bunun için yerel şirketlerle iş ortaklığı kuruyoruz. Ancak tüm çalışmayı kendimiz yapmıyoruz. 

İkinci yöntemde, tamamı Huobi Grubu’na ait olan yerel bir yapılanma kuruyoruz. Türkiye’de bu yöntemle ilerliyoruz. Grubun sahip olduğu tüm kaynakları yerel faaliyetler için kullanıyoruz. Burada sadece borsadan bahsetmiyoruz; Huobi Pool, Huobi Wallet, yatırım kolumuz Huobi Capital ve kuluçka merkezimiz Huobi Labs gibi tüm kaynakları Huobi Türkiye’nin yararlanması için erişilebilir kılıyoruz.

Üçüncü yöntemde ise yerel ofis bulundurmadığımız ülkelere Huobi Global olarak girip, pazar payımızı artırmak için çalışıyoruz.

EK: Kripto paranın gelişmekte olan pazarlar için daha ilgi çekici olduğunu düşünecek olursak, bundan sonrası için nasıl bir yol haritanız var? Huobi’nin Türkiye’den sonra hedeflediği ülkeler hangileri?

CS: Türkiye’yi seçme sebeplerimizden biri de buydu; ekonomideki belirsizlikler nedeniyle insanlar varlıklarını kripto para cinsinden tutarak risklerden korumak istiyor. Bu tür pazarlara giriş yaparak, yerel kullanıcıya destek olmak ve varlıklarını riskten koruma olanağı sunmak istiyoruz. Öte yandan, gelişmekte olan pazarlarda yeni teknoloji ve inovasyonun çok hızlı benimsendiğini görüyoruz. Hatta bugün sahnede bu konuyla ilgili bir hikaye paylaştım. 

Türkiye yeniliklere bu denli açık olmasıyla beni çok etkiliyor. Farklı kültürler ve farklı inançlara sahip insanlar birbiriyle uyum içinde yaşıyor. Örneğin Ayasofya bunun için mükemmel bir örnek. 

Türkiye’nin bu yenilikçi ve farklı kültürleri benimseyen yapısı, onu bizim uluslararası genişleme çalışmalarımız için ilk seçenek haline getirdi. Bundan sonrası için yol haritamızda Vietnam ve Endonezya var. Bu pazarlar için de Türkiye’de olduğu gibi Huobi Grubu’nun tüm imkanlarını seferber ederek, yerel blockchain ve kripto sektörünün gelişmesi için katkıda bulunacağız.

MD: Bölgesel ofisimiz Dubai’de konumlanıyor. Burada Orta Doğu, Afrika, Türkiye ve İsrail’deki çalışmaları yönetiyoruz. Afrika şu açıdan önemli; gelişmekte olan piyasalardan bahsediyorsak ödeme yöntemleri ve döviz transferi gibi kullanım senaryolarından bahsetmek gerekir. O yüzden hedeflerimizden biri de burada uyguladığımız ve sonuç elde ettiğimiz çalışmaları Afrika’daki pazarlara uyarlamak.

EK: Afrika’daki banka kullanmayan “bankasız” nüfus gibi mi?

MD: Evet, örneklerden biri bu olabilir. Afrika’nın da Türkiye’ye benzer şekilde blockchain ve kripto konusunda açık fikirli bir nüfusu var. Dediğiniz gibi özellikle sınır ötesi ödeme ve transfer konularında banka kullanmayan veya bankacılık hizmetlerine yeterli düzeyde erişemeyen (underbanked) kitle için şimdiden örnekler oluşmaya başlamış durumda. 

Bizim için önemli olan, yeni bir piyasaya girerken yasal açıdan tam uyumluluk gösterebilmek. Pazardaki tüm paydaşlarla görüşüp, onlarla dirsek temasında çalışıyor ve kontrollü bir giriş sağlıyoruz. O nedenle pazara giriş yapmak için acele etmiyoruz, ancak bir kez girdiğimizde de tüm imkanlarımızı seferber ediyoruz.

EK: Sorularımdan biri de buydu. Türkiye’de kripto paranın yasal durumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Kripto para özelinde bir yasal düzenlememiz yok, ancak hem blockchain hem de merkez bankası dijital parası konusunda planlarımız var. Türkiye için karar almadan önce regülatörlerle irtibata geçtiniz mi?

MD: Evet, pazarda önem arz eden tüm paydaşlarla görüştük. Bizim için bir bankayla iş birliği kurmak çok önemliydi. Çünkü bankalar yasal denetime tabi olarak çalışıyorlar. Bu nedenle bir kripto para borsasıyla çalışacakları zaman ince eleyip sık dokuyorlar. 

Sizin de belirttiğiniz gibi, Türkiye’de kripto paranın sınırlarını çizen bir yasal mevzuat bulunmuyor. Buna karşın, tıpkı diğer pek çok ülkede olduğu gibi hem devlet hem de diğer idareler sektörü yakından takip ediyor. 2023 planına baktığımızda, Türkiye’de devletin blockchain konusunda çalışmaya istekli olduğu görülüyor. 

Bu bizim açımızdan son derece olumlu bir tablo; çünkü bu gelişmeler yaşanırken sektörü oluşturan paydaşlarla birlikte çalışmak istiyoruz. Onların bakış açılarını olumlu yönde etkilemek için çalışacağız. Bu sayede bir gün yasal mevzuat çıktığında, biz buna çoktan hazırlanmış olacağız.

Pazarı gözeten bir yasal mevzuat olmasa bile, bizim için Huobi’nin kendi standartlarını uygulamak önem taşıyor. Yani KYC, AML veya yaptırım görüntüleme gibi tedbirleri uygularken belirli bir kılavuza bağlı kalıyoruz.

EK: Huobi, kripto para topluluğu için ne gibi çalışmalar yapıyor? Özellikle yasal uyumluluğu temin etmek ve ilk defa kripto parayla tanışacak insanlara ulaşabilmek için neler yapıyorsunuz?

CS: Küresel ölçekte rakiplerimizden bizi ayıran en önemli özelliklerin başında yasal mevzuat konusundaki titizliğimiz geliyor. Biz bu yüzden yerel bir ofis kurduk. Yerel Huobi ekibi devlet yetkilileri ve yasal denetçilerle görüşmeler yaparak, olası bir mevzuat için en iyi şekilde hazır olmak için çalışıyoruz. 

Müşterileri doğrulamak için sıkı bir KYC süreci işletiyoruz. Huobi Grubu genelinde kara para aklamayla mücadele için en iyi teknolojilere yatırım yapıyoruz. 

Topluluk çalışmalarının başında Huobi Club geliyor. Çin'de çok iyi sonuçlar elde ettik. Farklı bölgelerdeki yerel topluluklar ve yerel idareyle iş birliği yaparak, blockchain ve kripto konusunda son kullanıcıyı bilgilendirici çalışmalar yürütüyoruz. 

Diğer yandan, Huobi University var. Burada çeşitli programlar hazırlayarak, geleneksel iş dünyasının liderlerine blockchain ve kripto alanında eğitim veriyoruz. Bu programları okyanusun bu tarafına da getirmeyi planlıyoruz. Yani Türkiye de yakın zamanda bu çalışmalarla tanışacak. 

MD: Bir topluluk oluşturmak büyük önem taşıyor. Yani alım satım işlemleri elbette önemli ama bizim hedefimiz buradaki kripto topluluğunun gelişmesi. Bunun için yapılan buluşmalar, eğitimler ve araştırmalar ayrı ayrı önem arz ediyor. Çünkü Türkiye'de kripto para bir topluluk olarak büyüdüğünde, biz de büyümüş oluyoruz. 

Huobi Knights bu açıdan harika bir program. Dünyanın dört bir yanında temsilcilerimiz var. Burada sıkı çalışan bir topluluk yöneticimiz (Şafak Kayran) var. Twitter ve Telegram grupları aktif bir şekilde büyümeye devam ediyor. Türkiye'de faaliyetlerimiz hız kazandıkça bunları da geliştirmeye devam edeceğiz. 

CS: Huobi Research ve Huobi University başkanları bugün buradalar, Avrasya Blockchain Zirvesi'de pazar araştırması yapıyorlar.

EK: Huobi'nin burada yerel bir ekip oluşturması, Türkiye'deki kullanıcılara ne gibi faydalar sağlayacak?

MD: İlk olarak, topluluğu ve kültürü tanıyan insanlar Huobi'yi Türkiye'de temsil ediyor olacak. Toplulukla gerçek bir bağ kurmak çok önemli. Çünkü bölgenin farklı, Pekin'in farklı bir bakış açısı var. Önemli olan Türkiye'de geçerli olan yaklaşımı sergileyebilmek. 

Diğer bir konu ise güvenle ilgili. Huobi'nin fiziken de Türkiye'de bulunması, kullanıcılara güven sağlayacaktır. Ne yazık ki kripto para sektörü halen olumsuz bir algıyla tanınıyor. İnsanlar bu yüzden kripto para ekosistemine girmekten çekiniyor. Ama yanıt alabilecekleri ve kolayca erişebilecekleri yerel bir ekip olduğunda insanlar daha fazla güven duyuyor. Bu da insanların kriptoyu benimsemesini kolaylaştırıyor.

Bu güven çok önemli. Çünkü geçmişte bazı kripto para borsalarında çeşitli zorluklar yaşandı. İsim vermeyeceğim, ancak örneğin bir anda alım satımlar kapandı ve insanların parası içeride kaldı. Bu tür konularla ilgili güven sağlamak için Türkiye’de çalışan yerel bir ekip tesis ettik.

Öte yandan elbette itibari parayla iş yapıp, yerel bir iş ortağıyla çalışmak da önemli. Birlikte çalışacağımız bankayı açıkladığımızda herkesin bildiği bir banka olacak. Bu da şöyle bir algı oluşturuyor: “Evet, bu bankayla çalışıyorsanız size güvenebiliriz.” Yani Huobi’yi bilmek zorunda değiller. Ama bankayla birleştiğinde ortaya güven unsurunu destekleyen bir netice çıkıyor.

Türkiye’de çalışacağımız ilk banka onlar olsa da, sonuncu olmayacaklar. Kullanıcılara daha fazla seçenek sunmak istiyoruz. Bunun için de bir bankayla başlayıp, iş ortaklarını artırmayı planlıyoruz. Gelecekte daha fazla banka, daha fazla ödeme hizmeti sağlayıcı ve iş ortağını Türkiye’deki faaliyetlerimize dahil edeceğiz. Ancak başlangıçta, bu banka üzerinden Türk Lirası ile işlem yapmak, diğer herhangi bir bankadan Huobi’ye para yatırıp çekmek mümkün olacak.

EK: Bugünün duyurusuna gelecek olursak, Huobi bu yıl içinde Türk Lirası ile işlem yapma seçeneği ekliyor. Bu konudaki planlarınızı biraz açar mısınız?

MD: Tüketici için yeni bir kanal açmış olacağız. Yerel piyasadaki borsalar genelde kullanıcıya sınırlı sayıda işlem çifti sunuyor; Türk Lirası ile BTC, Ethereum ve belki birkaç kripto para birimi üzerinden işlem yapılıyor. Huobi’de toplam 250 coin var. Elbette bunların tümüne Türk Lirası ile işlem hacmi oluşturmamız mümkün değil. Biz de TRY kullanarak USDT almaları için Türkiye’deki müşteriye olanak tanıdık. Tıpkı bir döviz bürosunda dolar alır gibi paralarını bu birime taşıyıp, Huobi’de diledikleri kripto para birimlerini alabilecekler.

Böylelikle hem borsada işlem yapmak hem de varlıklarını risklerden korumaları kolaylaşıyor. Çünkü diledikleri anda giriş ve çıkış yapabiliyorlar. Amacımız da bu kolaylığı sağlamaktı.

EK: Sıkı yasal mevzuatlarla yönetilen bir piyasa mı yoksa hiçbir regülasyonun olmadığı bir pazar mı daha zor sizce?

MD: İlginç bir soru. Her ikisinin de artısı ve eksisi var. Örneğin belirlenmiş bir mevzuat olduğunda şu açıdan faydalıdır: Çalıştığınız yasal çerçeveyi biliyor olursunuz ve zorlukları net görebilirsiniz. Herkes bu sınırlar dahilinde çalışmakla sorumlu hale gelir. 

Türkiye gibi herhangi bir çerçevenin olmadığı ülkelerde ise bankalar ne yapacakları konusunda çekimser davranır. Ancak yerel paydaşlarla iş birliği yaparak, mevzuatı birlikte şekillendirme şansınız olur. 

Bu açıdan ikisinin de kendi zorlukları ve avantajları var. Benim şahsi kanaatim, dengeli bir mevzuat oluşturmak sektör için en faydalısıdır. Bunu sağladığınızda hem tüketici hem sektör paydaşları için olumlu sonuçlar ortaya çıkar. Böyle bir mevzuat güven tesis eder ve kripto ekonomisine daha geniş çerçeveden katılım sağlar. 

CS: Mevzuatın henüz belirlenmediği ülkelerin artısı, buralarda devletle birlikte mevzuat üzerinde çalışmanın, devleti kripto ve blockchain hakkında eğitmenin mümkün olmasıdır. ABD’de bu senaryoya tanık olduk. Biz Türkiye’de bunu yapmak istiyoruz. Yasa düzenleyicilerle yakın temasta çalışıp, onlara blockchain ve kripto hakkında bilgi vermek istiyoruz. Bu sayede çalışmalara katılıp, ortaya çıkacak sonuca katkı sağlayabiliriz. 

Mevzuatların net olmadığı ülkelerdeki zorlukların başında ise ürünün tasarlanması geliyor. Çünkü mevzuat belirlenmediğinde, yapılacak her değişiklikte piyasaya sürdüğünüz ürünü baştan aşağı değiştirmek durumunda kalabiliyorsunuz. Bu da işi oldukça yavaşlatır.

EK: Türkiye’nin Huobi için bölgesel rolü nedir?

CS: Türkiye bizim için uluslararası genişleme faaliyetlerinde listenin en üst sırasında yer alıyor. Yakın zamanda All Star programını duyurduk ve Türkiye ilk durağımız. Bugün burada dev bir etkinlik yapıyoruz: Huobi Grubu’nun farklı çatı şirketlerinin liderleri bugün Türkiye’deler. Buradan sonra, Vietnam ve Endonezya ajandamızda. Ayrıca ABD’de bir lisans almak için çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

 

Bu görüşme Türkçe'ye çevrilmiş ve düzenlenmiştir.