Beni takip eden okuyucularım bilir, dünyanın değişen yeni konjonktüründe devletlerin arkasında ya da üstünde duran asıl oyuncuları yaklaşık iki yıldan beri Taş, Makas ve Kağıt oyunundan alınma terminoloji ile kodluyorum. (Kaynak:1)
Dünyada parayı basan, parayı yoktan var eden, nasıl ifade ederseniz edin, para ve krediyi yaratan ikili bir yapı var işin arkasında. Beş aile, 12 aile vb. bu tür bol keseden aileli açıklamaları bir yana bırakırsak, parayı basan bir grup, sigortalayan bir diğer gruptur diye özetleyebilirim. Bu iki yapı için sembol kelimeler var, Rockefeller ve Rotschild diye iki ailenin ismi zikredilir hep, ancak bilinmesi gerekir ki aslında ortada aileler pek kalmamıştır, bu iki yapıyı da günümüzde profesyonel yöneticiler ve danışmanları idare eder.
Kullandığım terminolojiye göre, fiat parayı basarak ve banka kanallarından akışını sağlayarak adeta “karşılıksız” para yaratanlara Kağıtçılar, enerji sektörünü kontrol ederek petrol ve doğalgaz üretimi üzerinden dünyada hem büyük çapta kredi (para) yaratan hem de bankalarca basılmış kağıtların arkasında sigortacısı olan gruba Taşçılar, ABD’nin Pentagon adlı binası ile temsil edilen askeri-endüstriyel-istihbaratsal yapıya da Makasçılar diyorum. Siz makasçıları, hem bildiğimiz elle kullanılan makas olarak anlayabilirsiniz hem de demiryollarındaki “yolların çatallandığı yerlerde yönü değiştiren makasçı” olarak da. Nasıl isterseniz o şekilde okuyabilirsiniz. (Para karşılıksız olarak nasıl yaratılıyor, bunun mekaniğini yazının sonunda bir dipnot olarak yazdım.)
Bu terminoloji kullanılarak, bugün dünyadaki yeni konjonktür şu şekilde özetlenebilir: Fed yüzünden bugün ağırlık noktası ABD’de sansak da, aslında sistemin tasarlandığı 1830’lardan beri isimleri İngiltere ile özdeşleşen Kağıtçıların son 15-16 yılda yaptığı yanlış para politikaları sonucunda ortaya çıkan büyük global krizin etkisiyle, Makasçıların bir süre önce yön değiştirip Taşçılarla beraber yeni bir dünya düzenine yelken açmalarıdır. Bir başka şekilde ifade edecek olursam, Taşçılar yanlarına Makasçıları alarak Kağıtçılara karşı açık savaş ilan etmişlerdir. Bu savaş 2021 başından bu yana görünür durumda ancak belki de asıl başlangıç tarihi pandemiden önceye gitmektedir. Hatta bu savaşı başlatan belki de pandemiye yol açan olaylar silsilesini planlayan Kağıtçı gruba karşı Taşçı ve Makasçıların 2020’den itibaren birleşmesi olmuştur. Bunların gerçeğinin ne olduğunu bize ileride tarihçiler yazacaktır.
Son durum…
Şimdi, bu üçlü oyunda son durum nedir sorusunu sormak, BRICS ülkelerinin sayısının 11’e çıkması sonrası, Çin-İran-Suudi üçlü zirvesi, Rusya’nın Hindistan’a rupi ile petrol satışı ve doları zayıflatan her tür yakınlaşma bağlamında, makro düzeyde güncel bir değerlendirmesini yapmak istiyorum.
İşte, Taşçıların Makasçılarla beraber Kağıtçı bankerlere savaş açması ile beraber bugün dünya konjonktüründe de-dolarizasyon diye bir hadise yaşamaktayız. Petrolü ve doğalgazı bundan sonra dolarla satmak istemeyen taşçılar, 1970’lerden beri işleyen ve petro-dollar adı verilen sistemi yine kendileri bozdular. İşte bu konjonktür değişimi sonucunda bazı satır başı olaylarla son duruma bir bakalım:
- Suudi Arabistan hem İran hem de Birleşik Arap Emirlikleri ile yakınlaşma içine girdi ve bu üç ülke BRICS ülkeler grubuna katılan 6 yeni üye arasında yerini aldı. Daha geçen sene başında size bu üç ülkeyi aynı ülkeler grubunda göreceğiz deseydim bana deli gözüyle bakardınız. Ama işte gerçek oldu. Çin’in ve Rusya’nın ekonomik, siyasi ve askeri koruma kalkanları altında BRICS ülkelerinin sayısı 11 oldu.
- Suudi Arabistan’ın 1973’de ABD ile kurduğu ilişkinin neticesinde “petro-dollar” sistemi inşa edilmişti, bu inşaatta Taşçıların o dönemde de bir numaralı danışmanı olan Henry Kissinger müteahhit rolünü üstlenmişti. İşin ilginç tarafı, Kissinger aslında bu kararı Amerikan devleti adına veren Başkan Nixon’un ABD başkan seçimlerinde Cumhuriyetçi partide rakibi olan adayın, Nelson Rockefeller’ın baş danışmanıydı. Suudi Arabistan’ın şu anda arkasında Taşçılar ve Makasçılar gibi güçlü bir destek olmadan bu maceraya girmesi ve adını BRICS’e yazdırması bana imkansız görünüyor.
- Yine BRICS’in 11 ülkeye çıkmasında yeni katılan ülkeler arasında olan Mısır da Taşçı ve Makasçıların birlikte etki altında tutmaya başladıkları bir ülke gibi duruyor. Daha 2019 yılında yayımlanan RAND raporunda Mısır ve Türkiye, Irak, Suriye, İsrail, Lübnan, Ürdün gibi diğer bölge ülkeleri ile birlikte aynı pakete, “Yeni Levant” ismi verilen ve adını ilk defa duyduğumuz bir pakete konulmuştu. O zaman buna anlam veremeyenler şimdi tamamen o paketin çalışmakta olduğunu sanırım kabul edeceklerdir. Türkiye’nin yakın gelecekteki rolü ise henüz güneşe çıkmadı.
- Rusya’ya bizim bölgemizde ağabey ülke rolü verildiği 2019 tarihli RAND dökümanından anlaşılıyordu. Ukrayna’ya karşı Batı tarafından kışkırtılan ve savaşmak zorunda bırakılan Rusya’nın Taşçı-Makasçı ikilisinde bir tür eğitimden, akıllandırma sınavından geçirildiği düşünülebilir mi? Bu düşünce sık sık aklıma geliyor ama doğruluğu ancak ileride anlaşılabilir. Rusya devletinin Taşçılar ile imzaladığı, 1920’lerden bu yana süren bir enerji dağıtımı anlaşması var: buna göre arama ve bulma işi Taşçılarda, borularla taşıma ve dağıtma (ve tabii koruma) işi ise Rus devletinde. Tüm yazdıklarıma bu ince detayı unutmadan bakmanızı ve yorumlamanızı bu detaya göre yapmanızı rica ederim.
- Asya’da taşlar yerine yerleşiyor: Kuzey Kore lideri Kim ile Rusya’nın yakınlaşması geçen haftaki özel toplantıda gerçekleşmiş, K. Kore lideri Vladivostok’taki toplantıya özel treni içinde gelmişti. Daha önce Çin’le Kuzey Kore’nin arasını yapan Putin’in Kim’le söz konusu görüşmesi önümüzdeki dönem için Taşçı-Makasçı ikilisinin Putin’e sufle vermesi ve Kim’i kendi tarafında tutması olarak okunabilir. Çin’e karşı Tayvan’daki fabrikadan kaynaklanan Amerikan askeri baskısıyla her an sıcak bir savaşa dönüşebilecek soğuk gerilimde, Kuzey Kore’yi Rusya tarafında sakin tutmak Makasçıların güncel amacı olabilir.
- Bir de tabii Taşçıların ABD’nin şu anki idaresindeki Demokratları gelecek seçimde devirmek ve kripto dostu bir idareyi yerine getirmek gibi bir amacı da var. Zira eski dünya varlıklarını süratle tokenize etmeye çalışan da yine onlar, yani Taşçılar.
Bakalım önümüzdeki dönem daha neler getirecek.
DİPNOT: Para mekanik olarak nasıl ortaya çıkıyor?
Dünyada paranın ortaya çıkarılışında Taşçı ve Kağıtçıların simetrik rolü var. Yani, daha önce ben de dahil yerli-yabancı analistlerin düşündüğü gibi parayı sadece Fed ve ona bağlı buketçi veya balyacı denilen (bulge bracket) bankalar basmıyor. Bulge-bracket bankalar denilen balyacı bankaların sayısı 8, ve bu sayı genellikle sabit. (Kaynak.2). Paranın fiziki üretimi gerçekten de Fed ve ABD Hazine Bakanlığı arasında bir merasimle ileri tarihli devlet senetleriyle (I.O.U) oluyor, ancak daha sonra basılan dijital formattaki paralar, büyük miktarlarda, adeta balyalanır gibi dev bankaların (Kağıtçı ve Taşçıların ortak oldukları JP Morgan Chase, Citi ve ayrıca Goldman Sachs, Morgan Stanley gibi ortaklık yapısı gizli diğer büyük bankaların da aralarında olduğu Kaynak 2’de listesi verilmiş olan bankalar) bilgisayarlarına aktarıldıktan sonra kılcal damarlardan dünyaya dağıtılmasında da büyük global ticari bankalar devreye giriyor. Halk arasında “too big to fail” (batırılmayacak denli büyük) denilen bu ikinci grup, sayıları her sene güncellenen 30 adet global bankadır. (Kaynak.3) Örneğin geçen sene bu listeden Alman Commerzbank, BBVA ve Dexia düşmüştü, bu sene de Credit Suisse bankası düşecek. Ayrıca saydıklarıma ek olarak listeden geçen yıl üç de İngiliz bayraklı bankanın düşürülmüş olduğuna dikkatinizi çekerim.
Kaynak
1) https://www.btchaber.com/dunyadaki-yeni-konjonkturu-anlama-rehberi-1/
2) https://en.wikipedia.org/wiki/Bulge_bracket
3) https://en.wikipedia.org/wiki/Systemically_important_financial_institution