Coinbase'in yaptığı satın alma hamlesiyle beraber dolaşımda olan Bitcoin'in önemli bir kısmına erişmesi, kripto dünyasını ikiye böldü. Sektör uzmanları kripto emanetçiliği hakkındaki fikirlerini Cointelegraph ile paylaştı.

Dünyanın en büyük dijital varlık platformlarından biri olan Coinbase, Mayıs ayından beri beklenen anlaşmanın detaylarını sonunda paylaştı: Coinbase, Xapo’nun kurumsal iş bölümünü satın aldı. Bu satın alma ile birlikte Coinbase, 7 milyar dolardan fazla kaynağın ve dünya çapında 120 farklı müşteriden sorumlu hale geldi. Hatta yapılan bazı hesaplamalara göre, Coinbase artık dolaşımda olan Bitcoin’lerin yüzde 5’ini elinde tutuyor.

Erken dönem kripto sözcülerinden biri olan Wences Casares tarafından kurulan Xapo, kripto para birimlerini İsviçre Aplleri’nde bulunan özel ve gizli kasalarda muhafaza ediyor. Xapo’nun kurumsal bölümün bu kararı almasında, perakende döviz ticaretine odaklanılmak istenmesi yatıyor.

Topluluğun bu habere tepkisi ise beklenildiği gibi pek çok kaygıyı beraberinde getiriyor. Bu kaygıların kapsamında, Bitcoin’in ilk günlerinde yapılan ön görülerden tutun da, kurumsal firmaların tekelleşmek adına yaptıkları agresif hamleler ve satın almalar bulunuyor.

Emanetçiliğin rolü

Emanetçilik, bir başkasının varlıklarını yasal düzenlemelere uygun şekilde, depolamaya ve kullanıcıların talepleri üzerine alım yapabilme, karı toplama gibi işlemlerin yapılmasını sağlıyor. Bu sistemde paranın ve stokların nerede, nasıl bulunduğunu takip etmek çoğu kişi için kolaydır.

Kripto para birimleri finansal ekosistemin önemli bir parçası haline gelmeye başladığı için önemli bir tehlike ile yüz yüze kalmış durumdalar. Kurumsal aktörler piyasada bulunan kripto paranın büyük bir kısmına sahip olmak ve bu parayı işletmek istiyor. Ancak blockchain temelli finansal birimlerin, geleneksel varlıkların aksine karşılaştırılabilir seviyede bir uyumluluk ve koruma altına alınması için organize bir şekilde güvenceye alınması gerekiyor.  

Dijital varlık hizmetleri platformu RockX'in kurucu ortağı ve CEO'su Alex Lam, Cointelegraph'a verdiği demeçte, kurumsal şirketlerin rolüne değindi:

“Standart piyasa katılımcılarından çok daha büyük bir ölçekte ticaret yapan büyük finansal kurumlar ve şirketler için emanetçilik yükünü taşıyan güvenilir üçüncü tarafların sağladığı güvenlik, bu şirketlere geleneksel pazarlardan alıştıkları güveni verebilir.”

Varlık sınıfının yasallaştırılması

Geleneksel finansı ele aldığımızda, varlıkların mevcut düzenleyici çerçevelerle hem emniyetli hem de uyumlu olmasını sağlayan emanetçilik, sistemin güvenliği ve istikrarından sorumlu katman olarak görülür. Sürekli olarak dalgalanma halinde olan dijital kaynakları elinde tutan paydaşlar da aynı şeyi bekliyor. Kurumsal emanetçilik hizmeti sağlayanların hem düzenleyici kurumların gözünde hem de bu alanda yatırım yapmak isteyen sermaye zengini finans firmalarının gözünde, sektör için yasal bir güçlendirici rol oynaması gerekiyor.

Ademi merkeziyetçi finansal uygulamalarının teşvikine yönelik bir blockchain hizmeti olan Findora'nın CEO'su Charles Lu, Cointelegraph'a yaptığı açıklamada, blockchain sektöründeki emanetçilik hizmetlerinin olgunlaşmasının, bu pazara girmek isteyen kurumsal yatırımcıların önündeki engelleri azaltacağına değindi:

“Kurumsal yatırımcılar sadece güvenlik, gizlilik ve şeffaflık değil, aynı zamanda otomatik uyumluluk için yerleşik destek talep eder. Kripto finans ekosisteminin bu alanda başarılı olmak için, pazarın ihtiyaçlarını dinlemesi gerekiyor. Güvenilir ve saygın kripto emanetçiliği hizmeti veren kurumlar piyasaya girene kadar, büyük finans şirketlerinin kripto para birimlerine yapacakları yatırım düşük seviyelerde kalmaya devam edecek.”

CoolBitX’in Amerika Birleşik Devletleri’ndeki operasyonlarından sorumlu başkanı Tom Maxon ise şunları söyledi:

“Emanetçilik kurumları hırsızlık veya kayıp riskini en aza indirgemek amacıyla, müşterilerin varlıklarını veya menkul kıymetlerini güven altına almaktan sorumlu, büyük ve saygın firmalar olma yolunda ilerliyor. Bu önemli bir gelişme çünkü, büyük finans kurumlarının emanetçilik olmadan, güven olmadan kripto para alemine girmeleri pek mümkün değil.”

Yine de Maxon’a göre, kripto para borsasındaki gözetim hizmetleri, merkezi borsalar kadar donanıma sahip değil. Maxon ayrıca merkezi borsaların da tüm denetim ve korumaya rağmen sürekli olarak saldırıya uğradığının altını çizdi. “Böyle bir ortamda, finans kurumlarının merkezi olmayan bir borsaya güvenmeleri çok riskli.”

Sektördeki birçok uzman son dönemde yükselen merkezi kripto emanetçiliği eğiliminin, zaman içinde şekillenip endüstri için daha verimli bir düzenleyici çerçeve olması beklerken, bazı yorumcular mevcut gözetim eksikliğinden endişelenmeye devam ediyor.

Bu endişeleri paylaşan girişimcilerden biri olan Roy Sebag, Coinbase'in geleneksel finansta gördüğümüz standart denetim ve finansal raporlama prosedürlerinden geçmek zorunda kalmadan muazzam bir değere nasıl ulaştığını paylaştığı bir tweet ile ifade etti. 

AVA Labs kurucusu ve baş protokol mimarı Kevin Sekniqi ve şirketin kripto ekonomi baş mimar Amani Moin, Cointelegraph’a verdikleri ortak açıklamada şunları söyledi:

“Emanetçiliğin kendi içinde yoğunlaşması mutlak felaket anlamına gelmiyor, ama varlıkların yoğunlaşması yaşanan siyah kuğu olaylarının etkisini artırıyor. Kripto alanında net düzenlemelerin bulunmaması, bu riski geleneksel finansa göre çok daha yüksek seviyeye taşıyor.”

Farklı değerlendirmeler

Kripto velayet cephesinin genel durumuna dair endüstri uzmanları arasında bir dereceye kadar ortak fikirler görüyor olsak da, konsolidasyon eğiliminin endüstri için ne anlama geldiğine dair görüşler büyük farklılık gösteriyor. En nihayetinde bu konuda ifade edilen görüşler, geleneksel finans kurumlarının kripto alanına girmesinin olumlu bir şey olarak mı yoksa “başka” bir şey olarak mı görüldüğüne göre şekilleniyor.

Open Money Initiative kurucu ortağı Jill Carlson, topluluktaki endişeli kesimin düşüncelerini dile getirerek, kripto emanetçiliği sisteminin, “bozulmuş finans sisteminin aynısı yeniden oluşturacak” bir adım olup olmadığını sorguluyor

Blockchain odaklı bir koruma fonu olan Terraform Capital yönetim ortağı olan Mike Poutre, kripto emanetçiliği sektörünün büyümesinin ardındaki nedenlerin Wall Street gündeminden kaynaklandığını düşünüyor:

“Büyük bankalar ve aracı kurumlar, mevcut müşterilerine daha fazla hizmet satmak için emanetçilik ilişkileri kurmak istiyor. Motivasyonları gelire dayalı, yani saf ve basit. Hükümetler de emanetçilik ilişkileri kurmak istiyor, çünkü bu sayede ülke vatandaşları üzerindeki kontrollerini sürdürebiliyorlar, yine saf ve basit. Kripto dünyasının saf kalmasını isteyenler çok endişeli olmalı. Çünkü Wall Street muhtemelen bu savaşı kazanacak. Coinbase’in son satın alma işlemi de tehlikenin kapıda olduğunun en büyük kanıtı.”

Blockchain ağı Concordium’un başkanı Lars Seier Christensen, Cointelegraph’a yaptığı açıklamada üçüncü bir tarafa dış kaynak sağlama konusundaki şüphelerini dile getirdi:

“Kripto para dünyasının ana avantajlarından biri olan, sizin kendi denetimciniz olmanızın tartışılıyor olması biraz garip bir durum. Başka bir emanetçi tutmak başarısızlık ve büyük risklere davetiye çıkarmak demek. Benim fikrime göre, emanetçilik rolü anlamsız bir şekilde abartılıyor. Çünkü bu sistemin getireceği müşteri miktarı, normalde yapılabilecek projelerin sayısı yanında hiç kalıyor.”

Kurumsal yatırımlar, ideolojik saflığa karşı

Paradoksal gelebilir ama, kripto endüstrisi hayalini kurduğu ademi merkeziyetçi finansal sistemi hayalini gerçekleştirmek için, eninde sonunda yok etmeyi arzu ettiği eski bekçi ile masaya oturmak zorunda. Bu konuda Cointelegraph ile konuşan bazı uzmanlar, şunları söyledi. RockX’ten Lam:

“Söz konusu bu iş birliğinin, kripto para piyasasının merkezileşmesine neden olabileceği yönündeki endişeler bir ölçüde geçerli. Ancak, kendimizi kripto para devrimini ana akım haline getirmeye adamışsak, kurumsal aktörleri de bu alana davet etmemiz gerekiyor.”

Eğer kripto para birimi sektörü gerçekten kurumsal yatırımcıların katılımıyla ilgileniyorsa, altyapı sağlamak zorunda. CoolBitX'ten Maxon bu konuda şöyle yorumda bulundu:

“Kripto para biriminin mevcut finansal sisteme uygulanabilir bir alternatif olmasını hedefliyorsak, düzenlenmiş emanetçilik hizmetlerine ihtiyacımız var. Bununla düzenle birlikte, kripto para endüstrisi devirmek için doğduğu eski sistemin bazı yönlerine benzeyebilir.”

Yorumda bulunanlardan bazıları, kripto ekosisteminin ademi merkeziyetçi yapısının üzerine, merkezileştirilmiş bir katman eklemenin suç olmadığını ifade ediyor. 

Blockchain protokolü Geeq’in kripto başkanı Hans Sundby Cointelegraph'a şunları söyledi: “Emanetçilik sisteminin büyük yatırımları ve iştirakleri uygun şekilde yönetmenin etkili bir yolu olduğunu düşünüyorum.” Credits Blockchain platformunun kurucusu ve CEO’su Igor Chugunov ise velayetin, kripto topluluğunun kabul etmesi gereken bir şey olduğunu söylüyor:

“Emanetçiliğin gelmesi, birini kopyalamak için yapılan bir girişim değil, aksine kripto pazarının ihtiyacı olan yeni yatırımcıları ilgilendiren konularla başa çıkma çabası olarak görülmeli. Ayrıca, düzenleyiciler tarafından talep edilen katı güvenlik gereksinimlerini de dikkate almalıyız. Emanetçiliğin uygulanması bana mantıklı geliyor.”