2022’nin Sonlarına geldiğimiz şu günlerde sosyal medyada sıkça ‘Satoshi Nakamoto’nun kimliği hakkında ne düşündüğüm soruluyor. Ben de bu konu hakkında görüşlerimi daha önce çıkmış yazılarımdan tekrar derledim.

Öncelikle, Satoshinin anonim kalması bence daha doğru. Altını da ilk olarak kimin maden olarak ayrıştırıp kullandığı bilinmiyor.  Bitcoinin de bir kişi veya bir grup ile özdeşleştirilmemesi aslında projenin başarısına ciddi katkı yaptı. Böylece siyasi görüş, etnik köken ya da dini inanç vb kişisel ya da sosyal etkenler Bitcoin ile kurulan ilişkileri etkilemedi. Bitcoin çok daha hızlı yayılma imkanı buldu.

Bitcoinin kısa tarihinde bir çok Satoshi adayı ortaya çıktı. Kendi favorimi en son söyleyeceğim. Bakalım siz hangi Satoshi’yi beğeneceksiniz:

1-Nick Szabo (Muhafazakar Satoshi)

Nick Szabo Amerikalı bir bilgisayar bilimcisi ve hukuk profesörü. Szabo, daha 1993’te ‘Akıllı Kontratlar’dan bahsediyordu. 2005 yılında Bitcoin’e çok benzeyen ‘BitGold’ isimli bir proje ortaya attı. BitGold zaman damgalı blokların ‘proof of work’ (iş kanıtı) yöntemi ile üretilmesine dayanıyordu. Merkeziyetsiz bir sistem olarak dizayn edilmişti.

Bazı dil bilimsel çalışmalar Szabo ile Satoshi’nin yazım dillerinin bir birine yakın olmakla birlikte ayrı olduğunu ortaya koydu. Nick Szabo ise bir kaç defa Satoshi olmadığını belirtti.

Nick Szabo siyasal olarak muhafazakar hatta bazen aşırı sağa yakın görüşleri ile önplana çıkıyor. Batılı anlamda ‘Muhafazakar Satoshi’ için mükemmel bir aday.

2-Hal Finney (Bilim İnsanı Satoshi)

Amerikalı Hal Finney başarılı bir bilgisayar programcısıydı. Satoshi ilk Bitcoin transferini Hal Finney’e yollamıştı.

Szabo ‘BitGold’u ortaya attığında üst düzey programcılardan yardım istemişti. Bir teoriye göre Finney bu isteğe cevap vermiş olabilir.

Hal Finney’nin kendisinin Satoshi olabileceğine yönelik görüş ise hastalığı ile bağlantılı. Son derece aktif spor yaşmı da olan Finney’e Ağustos 2009’da ALS teşhisi kondu. Hastalığı nedeniyle 2011 yılında çalıştığı şirket PGP Corporation’dan ayrıldı. Aynı yıl Nisan ayında Satoshi Nakamoto da internette son mesajlarını attı ve bir daha iletişim kurmadı.

Mükemmel bir kriptoğraf ve bilgisayar programcısı olan Hal Finney, bilim insanı Satoshi olarak ön plana çıkıyor.

3-Adam Back (Maximalist Satoshi)

Satoshi Nakamoto, internette hala ulaşılabilen iletişimlerinde mükemmel bir İngilizce kullanıyor. Satoshinin İngilizcesi İngiliz aksanına yakın.

Adam Back de Londra doğumlu bir üst düzey bilgisayar programcısı. Back, Bitcoin icat edilmeden önce, HashCash isimli bir proje yazmıştı. HashCash, e-maillerin gönderilmesine ufak bir ücret ekleyerek spam maillerin önüne geçmeyi hedeflemişti. Bu sistem Bitcoin’in ağa yapılacak saldırılara karşı korunma mekanizmasına  çok benziyor.

Dil bilimsel çalışmalarda da Adam Back ve Satoshi Nakamotu’nun İngilizceleri çok yakın görünüyor. Back de tıpkı Satoshi gibi cümle sonlarında çift boşluk bırakıyor. Ayrıca iki kişinin de üstün C++ Programcıları olduğu anlaşılıyor.

11 Mayıs 2020’de BarelySociable tarafından YouTube’a yüklenen bir videoda yukarıdaki tüm kanıtlar sayıldı ayrıca Satoshi’nin tüm diğer cyberpunk hareketi üyeleri (ya da Satoshi adayları) ile maillerinin hala yayında olduğununa ancak bunun tek istisnasının Adam Back olduğuna dikkat çekildi.

Back videonun ortaya koyduğu konuların birçoğunun doğru olduğunu kabul etti. Fakat yine de Satoshi olmadığını ileri sürdü. Mailleri ise Satoshi’nin kimliği hakkında ipucu vermesinler diye sildiğini söyledi.

Back, halen Bitcoin için bir takım hizmetler geliştiren Blockstream şirketinin CEO’su. Bilim insanlığı, programcılık ve iş adamlığında parlak bir kariyeri var. Fakat daha çok sosyal medyada Bitcoin maksimalizmi yapması ile ön plana çıkıyor. Back’e göre adeta Bitcoin fiyatı daima yukarı çıkacak ve her seviye Bitcoin almak için ucuz. Back için rahatlıkla Maximalist Satoshi diyebiliriz.

4-Craig Wright (Sahte Satoshi)

Bitcoin camiasının bir bölümü adeta Mesih’in geri dönmesini bekler gibi Satoshi’nin geri gelmesini bekliyor. Tabi Mesih olur da sahtesi olmaz mı?

Aralık 2015’te, Wired ve Gizmodo, Avusturalyalı bilgisayar uzmanı Craig Wright ‘ın Satoshi Nakamoto olduğunu iddia etti. Polis, Wright’ın evini basınca tüm dünya haberi duydu.

Bu olaylardan sonra Craig Wright kendisinin Satoshi olduğunu kanıtlamak için her seferinde izleyenleri ‘vay canına’ ‘galiba gerçekten o’ dedirten adeta ilüzyon gösterileri düzenledi. Ama hepsinin sonunda Satoshi olmadığı ortaya çıktı. Taraftarlarını bir arada tutmak için güya türlü mucizeler gösteren sahte peygamberler gibiydi.

Ancak Wrigt sahte mesihliği yeterli görmedi. Bitcoin’in Azraili olmaya da soyundu. Elinde büyük miktar Bitcoin olduğunu ve bunları satarak dünyanın en büyük kripto parasını sıfıra indireceğini de iddia etti. Tabi bu iddiadan da bir şey çıkmadı.

Tüm bunlara rağmen arsızlıkta sınır tanımayan ‘Sahte Satoshi’ Wright, kendi Bitcoini BSV’yi oluşturmayı ve bu koine bir süre milyarlarca dolar piyasa değeri kazandırmayı başardı.

5-Paul Le Roux (Mafya Satoshi)

Dinsizin hakkından imansız gelir demişler. Sahte Satoshi’nin hakkından gelecek bir ‘Mafya Satoshi’miz bile var.

Paul Le Roux, Güney Afrika’da eski bir İngiliz sömürgesi olan Rodezya’da yetişti. Daha bebekliğinde evlatlık verilmişti. Le Roux, evlatlık olduğunu ancak 30 yaşında öğrendi. Küçüklüğünden bu yana otorite ile sorunu oldu. Lisedeyken porno sattığı için polis evlerini bastı. Le Roux, müthiş zeki bir öğrenciydi. Ancak kurallara uyumayı reddettiği için kısa sürede okuldan ayrıldı ve bilgisayar programcılığı öğrenmeye başladı. Çok hızlı bir şekilde  mükemmel bir programcı oldu.

Her zaman bireyci düşüncenin takipçisiydi. Bazı görüşleri aşırı sağa da kayıyordu. 1999’da (Bitcoin gibi) açık kaynak kodlu ve bedava olan E4M isimli bir disk kriptolama (şifreleme) yazılımı geliştirdi. Özellikle beş büyük devletin tüm insanlığı gözetlediğini bireysel özgürlüklerin ancak üstün şifreleme teknolojileriyle korunabileceğini söylüyordu. Daha sonra yine tıpkı Bitcoin de olduğu gibi anonim bir grup E4M kodu üzerine çok daha üstün bir yazılım olan TrueCrypt’i geliştirdi.

Le Roux, yıllarca daha çok idealleri uğuruna dünyanın çeşitli ülkelerinde çalıştı. Bazen ciddi maddi sıkıntılar içinde bir hayat sürdü. 2007’den itibaren büyük yasadışı faaliyetlere girişti. Hızla altın, gümüş, silah ve kokain kaçakçılığından, para aklamaya kadar uzanan adeta bir mafya imparatorluğu kurdu. Etrafında özellikle İsrail ordusundan emekli elit askerlerden oluşan bir koruma ordusu vardı. Hücre sistemiyle çalıştığından organizasyonuna dahil olanlar bile Le Roux’un aslında ne kadar büyük bir mafya haline geldiğini göremedi.

Kendisine çalışan ancak birbirlerini tanımayan ekipleri birbirlerine takip ettiriyor böylece hepsini kontrol ediyordu.

2012 Eylül’ünde ABD’ye uyuşturucu sokmaya çalışmaktan tutuklandı. Halen hapiste olan Le Roux bir çok suçun yanında en az yedi cinayetin de faili.

Paul Le Roux’un kullandığı bir çok sahte pasaporttan bir tanesinde soy ismi: Solotoshi Calder Le Roux olarak geçiyor. Bu pasaport Ağustos 2008’de alınmış.

Satoshi gibi Le Roux da C++ programlama dilinde uzman. Ayrıca Rodezya ve Güney Afrika kökeni ile Le Roux’nun İngilizcesi de Satoshi’ye yakın.

Bitcoin.com’da 13 Mayıs 2019’da Kai Sedgwick imzasıyla yayınlanan bir makaleye göre Craig Wright hakkında Florida ‘da devam eden bir dava var. Burada değerlendirilen bir doküman Craig Wrigt’ın tutuklanmasına neden olduğu bazı suçlulara dair izler içeriyordu. Suçlular, intikam peşine düşerler diye metnin redakte edilmesi istendi. Ancak redaksiyonda bir kişinin ismi gözden kaçtı: Paul Le Roux.

Makaleye göre sahte Satoshi Wright, mafya Satoshi Le Roux’a ait büyük miktarda ilk dönem üretilmiş şifreli diskleri elinde tutuyor olabilir.

Ayrıca Le Roux, Satoshi ise bu Satoshi’ye ait olduğu düşünülen yaklaşık 1 milyon Bitcoinin neden yıllardır hareket etmediğini de açıklıyor. Çünkü Le Roux 2012’den bu yana hapiste.

6-Dorian Nakamoto (Çocuksu Satoshi)

Mart 2014’te Newsweek Dergisi tüm dünyaya Satoshi Nakamoto’yu bulduğunu duyurdu. Newsweek, Japon kökenli Amerikalı fizikçi ve sistem mühendisi Dorian Nakamoto’nun Satoshi olduğunu ileri sürdü. Her şeyden önce soyadı tutuyordu. Aslında isim de tutuyordu. Dorian 1973 yılında doğumda Satoshi olan ismini Dorian Prentice Satoshi Nakamoto olarak değiştirmişti! Bu tarihten sonra Satoshi değil Dorian adını kullanmıştı. Amerikan Savunma Bakanlığının bazı gizli projelerinde çalışmıştı. Yani Bitcoin’i  yazabilecek kadar üstdüzey bir mühendisti. Çok ilginç bir durum daha vardı: Dorian, başka bir önemli Satoshi adayı Hal Finney’e sadece birkaç cadde ötede oturuyordu! (1)

Liberal görüşlere sahip Dorian’ın Bitcoini yazmak için motivasyonu da vardı. Emekli olmak zorunda kalıp büyük maddi sıkıntılar çekmişti. 1990’larda kredi taksitlerini ödeyemeyince evine haciz gelmişti. Bankalara karşı tavrı o yıllara dayanıyordu. Özellikle 2008 Krizi’nde mali durumu kötüleşmişti. Bitcoin de tam olarak 2008 Krizi sürecinde, daha çok elitleri koruyan kurtarma paketleri ve sınırsız para basma uygulamalarına karşı doğmuştu.

Dorian haberini Newsweek’in daha önce Guardian, the Wall Street Journal gibi yayın orhanlarında da çalışmış ödüllü muhabiri Leah McGrath Goodman yaptı. Goodman’a göre

Dorian birden kendisini karşısında gördüğünde Bitcoin ile ilgili ilk sorulara “artık onunla ilgilenmiyorum, o iş başkalarına devredildi” diye cevap verdi. Fakat sonradan sorunun Bitcoin hakkında olduğunu anlamadığını, başka bir konunun sorulduğunu zannettiğini, sözlerinin çarpıtıldığını söyledi. Kesinlikle Satoshi olmadığını iddia etti.

Newsweek kendisini rahatsız etmeden önce maket tren koleksiyonu yapan Dorian Nakamoto, tam bir çocuksu Satoshi. Herkes ona en düşük ihtimallerden biri olarak bakıyor. Ama aslında başka adaylarda olduğu gibi Dorian’ın da Satoshi olabileceğine dair işaretler var.

Örneğin Bitcoin’in kuruluşunda kullanılan ilk adres, server vs hep Japonya’dan kiralanmış. Dorian Japonya doğumlu. Sonradan çocuk yaşta annesi ile ABD’ye göç etmiş. Satoshi, Hal Finney’in ölüm tarihine yakın bir dönemde ortadan kaybolmuştu. E-maillere cevap vermez olmuştu. Çok ilginç bir şekilde diğer Satoshi adaylarının değil ama sadece Dorian’ın ismi ortaya atıldığında birden geri döndü ve “Ben Dorian değilim” diye bir mesaj gönderdi. Elbette Dorian’ın, Hal Finney ile ortak çalışmış olması da muhteme.

Dorian’ı meşhur eden Gazeteci Leah McGrath Goodman, Ağustos 2020’de Morgan Creek Digital’in kurucu ortağı Anthony Pompliano’nun podcast’ine katıldı ve Dorian hakkında yeni açıklamalar yaptı.

Öncelikle Goodman’a göre 2014’te Dorian kesinlikle kendisine Bitcoini sorduğunu biliyordu. Ünlü muhabir bu konuda şöyle konuştu:

“Haftalarca e-mail’leştik. Hatta ona, bana Gavin Andresen’in verdiği bir Bitcard’ın olduğu mektup bile göndermiştim. Dolayısıyla röportaj yaparken konunun ne olduğunu biliyordu. Beni en çok hayal kırıklığına uğratan şey, sonradan, ne konuştuğumuz hakkında fikrinin olmadığını söylemesiydi. Ne hakkında konuştuğumuzu kesinlikle biliyordu. Onu evinde ziyaret etmeden önce, haftalarca konuşmuştuk.”

İkinci çok önemli nokta ise Bitcoin test sürecindeyken oluşturulmuş çökmüş bir dosya. Goodman’a göre bu dosya Dorian teorisini destekliyor:

“Bitcoin çıkmadan önce, hala deneme aşamasındayıken Hal Finney’de çökmüş bir dosya vardı. Bir noktada Satoshi, Hal Finney’e, ‘Veriyi bana gönder, ben de hatanın nerede olduğunu bulabilirim belki’ diye bir mesaj göndermişti. Hal’ın dosyayı özel olarak göndermesi gerekirken o herkesin görebildiği bir forum aracılığıyla bunu yapmıştı. Ortaya çıkan IP adresi ise bizi, Dorian’ın Los Angeles’ta yaşadığı mahalleye götürdü.” (2)

Kesin bir bilgim yok. Ancak benim gönlümde yatan Satoshi, çocuksuluğu ve sevecenliği ile ön plana çıkan Dorian Nakamoto. ‘Bu adaylardan hangisi Satoshi olsun isterdin’ diye sorsanız ‘Dorian’ derdim.

Siz hangi Satoshi’yi kendinize daha yakın buldunuz? Ya da bir tahmininiz var mı? Yorumlarınızı bekliyorum.

Hepinize mutlu yeni yıllar! Tabi sana da Satoshi; şu an her nerede yaşıyorsan…

Kaynaklar:

(1) https://www.newsweek.com/2014/03/14/face-behind-bitcoin-247957.html

(2) https://youtu.be/dvru38NjWfU

(Dk. 16’dan itibaren)