FTX müşteri isimlerinin açıklanmasını savunan dört büyük medya kuruluşu, bu isimlerin saklı kalması kararına karşı çıktı. Bu arada bir kripto avukatı Cointelegraph'a yaptığı açıklamada, isimlerin açıklanması halinde potansiyel zarara yol açabilecek açık kanıtlar olduğunu söyledi.

Reuters'ın 23 Haziran tarihli bir haberine göre, bu dört medya kuruluşu Bloomberg, Dow Jones & Company, The New York Times ve Financial Times'tı. Medya kuruluşları, ABD iflas Yargıcı John Dorsey'in FTX müşterilerinin isimlerini kamuoyundan gizleme kararına itiraz etti.

FTX'in tüm mahkeme dosyalarından bireysel müşterilerin isimlerini kalıcı olarak çıkarmasına izin verme kararı, müşterilerin güvenliği için 9 Haziran'da Dorsey tarafından verildi. Dahası, bireysel müşterilerin bu davadaki en önemli konu oldukları açıklandı.

Buna karşın, 22 Haziran'da yapılan bir mahkeme başvurusunda, medya kuruluşlarının yasal temsilcilerinin bu karara itiraz ettikleri bildirildi. Temsilciler, FTX'in müşterileri kripto para birimi kullandığı için yeni ve kapsamlı bir istisn" hakkına sahip olmadığını savundu.

Medya kuruluşları, FTX müşterilerinin korunmasına karşı

Medya kuruluşları, iflas eden şirketlerin genellikle alacaklılarının isimlerini ve borçlu oldukları tutarları açıklamak zorunda olduklarını belirttiler.

Buna rağmen Dorsey, müşterilerin herhangi bir dolandırıcılığın kurbanı olmamasını istediği için isimleri gizli tutmaya karar verdi.

Bu karar, ifşadan kaynaklanabilecek potansiyel zarar riskini ele alan ABD iflas hukuku istisnasıyla örtüşüyor.

Bu, medya kuruluşlarının ilk kez böyle bir karara karşı çıktığı bir durum değil. Kuruluşlar daha önce de 3 Mayıs'ta bir itirazda bulunmuşlardı.

Daha önce yapılan başvuruda, isimlerin açıklanmasının alacaklıları aşırı riske maruz bırakmayacağı ve listenin gizli ticari bilgi niteliği taşımadığı savunulmuştu.

Cointelegraph'a konuşan Dubai merkezli kripto avukatı Irina Heaver, Dorsey'in FTX'in müşteri isimlerini gizli tutmasına izin veren kararının ardındaki mantığı takdir ettiğini söyledi.

Heaver, "Medya kuruluşları, kimliklerinin ifşa edilmesi halinde bireylerin karşı karşıya kalacağı riskleri tamamen göz ardı ediyor gibi görünüyor" ifadelerini kullandı.

Bu varsayımsal bir endişe değil. Bu tür bir ifşanın neden olabileceği zarara dair açık kanıtlar var. 9 milyon kullanıcıyla, yaygın mali ve kişisel zarar potansiyeli oldukça büyüktür.

Heaver örnek olarak Temmuz 2022'de kimlik avı saldırılarında artışa yol açan Celsius vakasını gösterdi.

Bu vakada, şirket içi bir çalışanın e-posta listesini üçüncü tarafa sızdırmıştı. Bu nedenle Celsius mevduat sahipleri, bazı müşteri verilerinin ele geçirildiğini açıklamasının ardından bir uyarı e-postası aldı.