Bugün size az bilinen bir konuyu, paranın, yani kredinin günümüzde nasıl oluşturulduğunu detaylı bir şekilde anlatacağım.

Bu sitede de yazıları yayınlanan değerli dostum Erkan Öz, doların ABD merkez bankası Fed ve Hazine Bakanlığı eliyle nasıl yaratıldığını bir çok video ve yazısında daha önce anlatmıştı. Bu yazımda onun verdiği bilgilere ek bazı bilgiler vereceğim. Özetle, ben bu yazımda fiat paranın nasıl yaratıldığı meselesinin ekonomik değil politik yönüne biraz değineceğim. 

Hani haritalarda, “siyasi” ve “fiziki” diye iki tür ayrım vardır. Siyasi haritalarda ülke sınırları ve önemli şehirler filan gösterilir. Fiziki haritalarda ise yer şekilleri, dağlar, nehirler, göller vb. yer alır. İşte Erkan’ın doların nasıl yaratıldığı ve bankalar aracılığıyla (fractional reserve banking sistemi ile) nasıl kat be kat çoğaltıldığını, daha sonra da euro-dollar sistemi ile nasıl diğer ülke paralarına değiş-tokuş edildiğini anlattığı videoları ve yazıları paranın ekonomik akslarda nasıl büyütüldüğünü gösteren, bir anlamda fiziki haritalar gibidir. 

Paranın yaratılmasını dünya ölçeğinde incelediğimizde, konunun daha az bilinen bir de “siyasi” haritası vardır. İşte bugünkü yazımda ben işin bu tarafını, daha az bilinen tarafını dilim döndüğünce anlatmayı deneyeceğim. Tabii ki bilgilerimde hatalar, boşluklar olabilir, ben de seneler içinde minik parçalar halinde topladığım bilgileri bu yazıda bir bütün haline getirmeye çalıştım.

Fed ile başlayan döngü…

Yukarıdaki çizime dikkatinizi çekmek istiyorum şimdi: Doların üretilmesinin Fed’den yani ABD merkez bankasından başladığını ve ticari bankaların bundaki tamamlayıcı rolünü daha önceden okumuş olabilirsiniz. Tekrar olacak belki ama Fed’in özel bir kuruluş olduğunu, Amerikan halkının mülkiyetinde olmadığını da biliyorsunuzdur. 

Ancak Fed’den başlayan dolar yaratımı hikayesi, Basel’de bulunan BIS (Bank of International Settlements) ile diğer ülke paralarına da uzanır. Dünyadaki belli başlı ülkelerin merkez bankalarının denetimini Basel’de bulunan bu “merkez bankalarının merkez bankası” yapar. Dünyadaki 38 ülkenin merkez bankasını bu özel kuruluş denetler, bu konuda kaynak merak edenler için gereken bağlantıyı aşağıda verdim. (Kaynak.1)

Fed’in muhtemel ortakları olan J.P Morgan, Goldman Sachs gibi bankalara bu tabloda “bundler” adını verdim. Bu bankaların döngüdeki rolleri kredi olarak verilecek bundle’ları (büyük kredi buketlerini) bünyelerinde tutmalarıdır. Ne zaman büyük bankalar ve merkez bankaları krize girse bu buketçi bankalar devreye girerler. Ama bu dev bankaların da zaman zaman batacak duruma geldikleri görülmüştür, örneğin 2008 krizinde. 

Reasürans (sigortanın sigortası) meselesi

Şimdi geldik, döngünün en az bilinen tarafına: Dünyada parayı yani krediyi yaratan yapının olmazsa olmaz bir bileşeni “reasürans” şirketleridir. Aslında bunlar büyük sigorta şirketlerinin arkasında duran özel finansal garantörler olup, bazıları yapısal olarak kooperatiftirler. DAO’ların neden önemli olduğunu anlatacağım ilerki bir yazımda bu durumu size hatırlatacağım.

Ne zaman bir projeye yüklü miktarda kredi verileceğinde, mesela bir ülke yeni bir köprü veya baraj yapacağında, veya bir ülke sınırları içinde bir petrol ya da gaz sahası bulup bunu çıkartmaya karar verdiğinde, bunun için başvurduğu kredi verici bankalar, (Dünya Bankası dahil) önce şu soruları cevaplamak zorundadır:

1) Bu projeye sigorta ve reasürans kurumları onay vermekte midir?
2) Bu projeyi getiren ülke ya da şirketin risk skoru nedir? 

Yukarıdaki tabloda adı bulunan BlackRock gibi fonların da bu verilen büyük kredilere garantörlük işlevi yaptığını bilmek gerekir. Yani örneğin, dünya çapında ses getirecek, dev bir enerji projeniz varsa bu fonlardan veya reasürans kurumlarından birinin hatta birkaçının sizi destekliyor olması zorunludur. 

Yani; paranın (kredinin) yaratımı sadece özel merkez bankalarında değil, dünya cirosunun yarısına yakın paya sahip dev enerji sektörü tekelinin de onaylaması ile olabilmektedir. Ülkelerin salt kendi kaynakları ile ne derece bağımsız olabileceğine bu bilgilere bakarak kendiniz karar verebilirsiniz.

Risk değerleme ve derecelendirme

Ülkelerin ve firmaların risk skorunu hesaplayan derecelendirme kuruluşları, Moody’s veya Standards&Poor gibi kurumlar da bu yapının entegre parçasıdırlar. Bu skorlama şirketleri bir ülkeye veya bir şirkete yüksek risk primi/puanı verdilerse, o ülkenin (veya şirketin) kredi alması çok zorlaşmış demektir. Bir ülkenin merkez bankasının da kafasına göre para basamayacağını, buradaki kutularda adı olan kurumların onayı olmadan bu işlerin olamadığını sanırım söylememe gerek yoktur. 

IMF, IFC, Dünya Bankası

Para yaratmanın siyasi bir tarafı olduğunu yazının başında söylemiştim: İşte dünyanın herhangi bir ülkesinde para bulma konusu tamamen burada bahsettiğim kuruluşların insafındadır. Eğer kredi için Dünya Bankasına başvurduysanız, o zaman da yine beyaz kutu içindeki özel sigorta ve reasürans kuruluşlarının karar verici olacağını bilmelisiniz. Eğer bu bankalardan biri size enerji ile ilgili konularda borç verecekse, Exxon ve Total gibi kurumların onayı gerekecektir. 

Gelelim ticari bankalara

Bir ülkenin ticari bankaları da aynı ülkeleri gibi çeşitli risk değerlendirme kurumlarının denetimine tabidir. Global boyuttaki dev bankalar da bunlardan farklı değildir. Bu bankaların kendi aralarında para transferi yaptıkları SWIFT gibi ağların denetimi de yine belli merkezlerden yapılır. Örneğin İran, K. Kore ve Rusya, dünya çapında para sistemi açısından yaptırım altında olan ülkelerdir. Bu ülkelere giren ve çıkan paraların SWIFT sisteminde transferi imkansızdır.

Ödeme sistemleri

Ödeme sistemleri de burada renkli kutular halinde çizdiğim akışta birbiri ile beraber çalışan kurumların vatandaşa yani bizlere dokunduğu noktalardır. Bir ülkede ödeme sistemlerini ya bankalar ya da lisans sahibi özel kurumlar işletir. Bizim ülkemizde de elektronik para kanunu ile lisans almış bir hayli kurum mevcuttur. Ayrıca global lisans sahibi para transfer kuruluşları da vardır: Bunların en büyükleri Western Union ve MoneyGram’dır. 

Özet:

Bugünkü yazımdaki paylaştığım resimde adı bulunan özel kuruluşların izni veya haberi olmadan dünyada kredi yani para üretilmesi ve ülkeler arası transferi mümkün değildir. Tabii, burada sadece fiat paradan bahsediyorum; iş kripto paralara gelince bu sahne çok değişiklik gösterecektir elbette. 

Kaynak:

1. Bu cümleyi google’a giriniz: “Long series on central policy rates - documentation on data” Çıkacak olan PDF dökümanda bahsettiğim 38 ülkeyi okuyabilirsiniz.