Bir dizi beklenti, Nisan ayında gerçekleşecek Bitcoin (BTC) yarılanmasını (halving) kripto tarihinin en merakla beklenen olaylarından biri haline getiriyor.
Daha önceki üç Bitcoin yarılanması 28 Kasım 2012, 9 Temmuz 2016 ve 11 Mayıs 2020 tarihlerinde gerçekleşmişti. Bu kez yarılanma, Amerika Birleşik Devletleri Menkul Kıymetler ve Borsa Komisyonu'nun (SEC) ABD'deki ilk spot Bitcoin borsa yatırım fonlarını (ETF'ler) onaylamasının ardından gerçekleşti ve etkinlik etrafındaki heyecanı büyük ölçüde arttırdı.
Beklenti seviyelerini yükselten tek faktör ETF'ler değil. SafeWallet'ın yaratıcılarından Safe'in kurumlar ve fintech başkanı Julian Grigo, Cointelegraph'a Bitcoin'in yarıya inmesinin Bitcoin'i itibari para biriminden ayıran şeyin ne olduğuna dair önemli bir hatırlatma olduğunu söyledi.
Yeni Bitcoin yarılanması, ortalamanın üzerinde seyreden küresel enflasyon döneminin ardından gerçekleşecek.
Grigo, "ABD ve Avro Bölgesi'nde iki yıl süren ve diğer ekonomik alanlarda daha da yüksek olan enflasyonun ardından, sabit arzı olan bir varlık yatırımcılara gerçekten cazip geliyor" dedi. "Bitcoin'in yarılanması olayı bunu hatırlatacaktır."
"Küresel yatırımcılara ve gözlemcilere Bitcoin'in temel özelliklerinden birini hatırlatıyor: kimsenin değiştiremeyeceği sabit bir arz takvimi. Bu bağlamda Bitcoin ve diğer kripto paralar, ABD doları gibi ulus devletler tarafından çıkarılan para birimleriyle tam bir tezat oluşturuyor."
Ancak Grigo'ya göre, bu sınırlı arz şu anda Ether (ETH) için daha da geçerli.
"Bitcoin'in arzı hala artıyor - sadece daha düşük bir hızda. Buna karşılık Ether'in arzı aslında azalıyor. Bu açıdan bakıldığında, Ether daha da iyi bir değer saklama aracı olarak görülebilir [...] Bu nedenle, Ether'in yarılanma olayından Bitcoin'den daha fazla fayda sağladığını görmek beni şaşırtmaz," dedi.
Piyasa volatilitesi ve fiyat dalgalanmaları
Xapo Bank'ta direktör ve kamu işleri, politika ve düzenleme başkanı olan Joey Garcia, Cointelegraph'a yaptığı açıklamada, yarılanmanın Ethereum ve daha geniş pazar için olumlu olmasını beklediğini söyledi.
Garcia, "Mekanizma, değerli metallerin kıtlık ve deflasyonist yönünü taklit etmek için tasarlandı" diyor. "Bunun Ethereum ve daha geniş piyasa üzerinde yaratabileceği dolaylı etki ilginç." görüşünü paylaştı.
Yarılanmanın piyasa duyarlılığını olumlu yönde etkileyebileceğini ve "Ethereum gibi daha geniş ekosistemlere daha fazla kaynak ve yenilik akmasına yol açabileceğini" söyledi.
Garcia'nın bahsettiği kıtlık, madencilik ödüllerinin 6.25 BTC'den 3.125 BTC'ye düşürülmesidir. Doğal olarak bu durumun Bitcoin'in arz tarafı üzerinde daha fazla baskı yaratması bekleniyor.
Dijital varlıklar için evrensel bir katman-1 olan Laos Network'ün kurucu ortağı Alun Evans Cointelegraph'a yaptığı açıklamada, "Bu olay Bitcoin'i doğrudan etkilese de, etkileri Ethereum da dahil olmak üzere tüm kripto ekosisteminde hissediliyor" dedi.
Evans ekliyor: "Piyasaya giren yeni coin arzının azalması kıtlığa yol açabilir. Eğer Bitcoin'in fiyatı yaralama sonrası yükselirse, Ethereum ve diğer kripto paralar da yatırımcılar portföylerini çeşitlendirdikçe muhtemelen fiyat artışları yaşayacaktır."
Evans, bunun pek çok kişinin düşündüğü gibi tamamen olumlu bir haber olmayabileceğine inanıyor. Cointelegraph'a verdiği demeçte, ETH'deki hızlı fiyat artışının bazı dezavantajları olabileceğini söyledi. Evans'a göre, "Ethereum'un fiyatındaki artış tamamen faydalı değil. Bitcoin esas olarak dijital bir değer depolama ya da ödeme yöntemi olarak hizmet verirken, Ethereum çeşitli uygulamaların ve akıllı sözleşmelerin temelini oluşturuyor."
Bu nedenle, daha değişken ve öngörülemez bir piyasa, Ethereum kullanımını hem kullanıcılar hem de geliştiriciler için daha az cazip hale getirebilir. Bu, Ethereum geliştiricilerinin bir sonraki boğa döngüsü sırasında mücadele etmek zorunda kalacakları bir konudur.
Evans, "Ethereum ağ maliyetleri arttıkça, ağın ölçeklenebilirliğini artırmak ve işlem ücretlerini düşürmek için alternatif katman-1 ve katman-2 ölçeklendirme çözümleri (örneğin, çoklu Ethereum Sanal Makine süper zincirleri) görmeye devam edeceğiz, bu da ağı kullanıcılar ve geliştiriciler için daha erişilebilir ve uygun maliyetli hale getirecek" diyor.
Halving mi, yoksa başka faktörler mi?
Olumlu piyasa hareketini Bitcoin'e ve yarılanmaya bağlayanlar olsa da, diğerleri ek faktörlere işaret ediyor. Zincir üzerinde varlık yönetimi için bir altyapı olan Range Protocol'ün CEO'su Siddharth Lalwani, Ethereum için pozitif fiyat takdirini açıklamak için başka bir yere bakanlar arasında.
Lalwani Cointelegraph'a verdiği demeçte, "Yatırımcılar önümüzdeki birkaç hafta içinde arzın yarıya inmesini beklerken Bitcoin parabolik rallisini sürdürüyor," dedi. "Bitcoin ETF'lerine istikrarlı girişlere yansıyan, net pozitif piyasa hareketini yönlendiren üç temel katalizör var: Ethereum'un Mart ayındaki Dencun yükseltmesi, Nisan ayındaki Bitcoin yarılanması ve Mayıs ayında SEC tarafından spot Ethereum ETF onayları beklentisi."
Ancak çoğu analist Bitcoin'deki yukarı yönlü ivmenin olumlu yönlerine odaklanırken, Lalwani Ethereum'un daha kısa vadede kaybedebileceğini öngördü.
"Bitcoin tüm zamanların en yüksek seviyelerine çıktıkça, likidite Ethereum ve altcoinler gibi diğer kaynaklardan anlık olarak çekiliyor. Dikkatler Bitcoin'den Ethereum ETF'sinin potansiyeline yöneldiğinde, likidite geri çekilecek ve yüksek seviyelerde konsolide olacak, bu da makro görünüm için fiyat rallilerine yol açacaktır," dedi Lalwani.
Nihayetinde Lalwani, "2024 yılında genel kripto piyasaları için bir yükseliş eğiliminin hakim olmasını" bekliyor.
Ethereum toparlamaları için bir ağ olan Mantle'ın baş simyacısı Jordi Alexander da Ethereum fiyatlarındaki artışın yalnızca yarılanmaya bağlanmaması gerektiğini savunanlardan.
Alexander, Cointelegraph'a yaptığı açıklamada "Bitcoin fiyatlarındaki yükselişin gücü, yatırımcıların kriptoya olan ilgisinin yeniden canlanmasıyla desteklenerek Ethereum için belirgin zincirleme etkiler yarattı. Mart ayında gerçekleşen Ethereum Dencun yükseltmesinden Nisan ayında Bitcoin'in yarıya inmesine ve Mayıs ayında Ethereum ETF'nin piyasaya sürülme olasılığına kadar sektördeki önemli dönüm noktaları her yerde heyecan yarattı," dedi.
Alexander, "bu olayların öngörülebilir olduğunu ve büyük ölçüde fiyatlandırıldığını" da sözlerine ekledi.
Buna rağmen Alexander, hem Bitcoin hem de Ethereum'un uzun vadeli harika yatırımlar olmaya devam ettiğini savunuyor.
"Bu iki varlığın alıcısı olmaya devam ettiği sürece, yeni para girişleri devam edecek. Ancak bir noktada, satın alınacak token kalmayacak [...] Sonunda token ihracının çok azaldığı bir noktaya ulaşacağız ve arz sıkışıklığı patlayıcı hareketlere yol açacak."
Aki Balogh, Bitcoin sahiplerinin kendi kendilerini sarmalarını ve merkezi olmayan finansla etkileşime girmelerini sağlayan bir Web3 altyapısı olan DLC.Link'in kurucu ortağı ve CEO'sudur. Balogh Cointelegraph'a verdiği demeçte halving, Ordinals NFT'leri ve MicroStrategy'nin "piyasayı köşeye sıkıştırması" ve bunların hepsinin "arzı daha da azaltması" nedeniyle Bitcoin'de çok yükselişte olduğunu belirtti.
Balogh, "ETH ve diğer tokenlerin BTC ile yüksek korelasyona sahip olduğuna" dikkat çekiyor.
"Birçok hedge yatırımcısı, [döviz] riskini en aza indirmek için ETH ve diğer tokenları ABD doları yerine BTC'ye karşı takas ediyor. Dolayısıyla, BTC yükselirse, ETH ve diğer tokenların değerlerini arttırmak gibi ikincil bir etkisi olacaktır" dedi.
Grigo'nun özetine göre Bitcoin halving, yeni bir varlık sınıfı olarak kripto için bir megafon, ancak Ethereum en yüksek yankıya sahip olabilir.