Yapay Zeka’nın zekası adı üzerinde “yapay”, yani doğal değil yapma. Yapma çiçek gibi. Bu yazı, teknik nedenlerine hiç girmeden yapay zekanın doğal zekadan en önemli farkı ve eksiği üzerine olacak. 

Konu şu, bilgisayar yazılımları, günün birinde “doğal zeka” sergileyebilir mi? Yine bilgisayar chip’leri ve yazılımlar kullanılarak, zekanın yapay olmayan, daha doğal bir türü, insan zekasına çok benzeyen bir türü gelecekte ortaya çıkarılabilecek mi? Bu soru, 1990’larda bilim dünyasını keskin biçimde ikiye bölen bir sorunun günümüzdeki izdüşümü!

O zamanki soru şöyleydi:
- Bilgisayarlar günün birinde insanları bile kandıracak derecede ileri bir zeka sergileyebilecekler mi?

Bu soru felsefecileri, bilgisayar bilimcilerini, hatta bu konuda fikir belirtmek isteyen tüm bilim insanlarını iki gruba bölmüştü. Bunlardan birincisine girenlere, ki onlara “sert YZ-hard AI” taraftarları denilirdi, bunlar, “günün birinde, bilgisayarlar yeterince kuvvetli olunca mükemmel yapay zeka ortaya çıkacak ve insanı da tüm zihinsel işlerde alt edecek” derdi.

Diğer grup ise, ne kadar simüle edersek edelim, beynimizin nasıl çalıştığını tam olarak anlamadan mükemmel yapay zeka insan eliyle oluşturulamaz diyenlerden oluşuyordu. Bu ikinci gruba girip gerekçe olarak başka bazı argümanları gösterenler de vardı ama genellemeyi bozmamak adına onları da aynı düşüncede kabul edelim. 

Yapay zeka konusunda ülkemizin yetiştirdiği en önemli akademisyenlerden biri, belki de birincisi olan, okul arkadaşım Prof. Dr. Cem Say’ın yazmış olduğu “50 Soruda Yapay Zeka” kitabında bu iki grup “simgeciler” ve “bağlantıcılar” olarak anılır. (Kaynak.1) Simgeciler, beynin çalışma biçiminin simgeleri işleyerek ve aralarında mantıksal bağlantılar kurarak gerçekleştiğini, bilgisayarları bu şekilde eğitmenin zorluğuna işaret ederlerdi. Bağlantıcılar ise, yazılım kodlarıyla oluşturulan sinirsel ağların gelişmesi ile beyindeki sinir ağlarını simüle eden “derin öğrenme” denilen bir yoldan ilerlediler. Bağlantıcıların son dönemlerde yaptığı en büyük atlama “Attention Is All You Need” başlıklı 12 Haziran 2017 tarihli bir makale ile gerçekleşti. (Kaynak.2) Bu makalede sinirsel ağlarda yapay “derin” öğrenmenin çok daha kaliteli ve hızlı olabildiği “transformer” adlı bir mekanizma anlatılıyor. Bu mekanizma sayesinde günümüzde ChatGPT, MidJourney gibi başarılı uygulamalar ortaya çıkabildi. 

Kim kazandı?

An itibariyle, GPT-4 ve benzeri uygulamalara bakınca ikinci grup, yani “bağlantıcılar” oyunu kazanmış gibi görünüyor. Benim de beğenerek kullandığım GPT-4’ün Turing Testini (tanımı aşağıda) geçtiği anlaşılıyor. Diyaloglarda insanları kolayca kandırabilecek düzeyde bir “zeka” sergileyebiliyor bu uygulama. Ancak hala önemli bir sorun var! 

Yapay zeka da çok iyi taklit edilmiş bir yapay çiçek gibi, sadece görüntüde zeka sahibi gibidir. Başarılı bir yapay çiçeğin ne kadar hakiki göründüğüne inanamazsınız: yapay bir koku bile sürülmüş olabilir üzerine, sizi kandırmak için. Çünkü bu yapay çiçek, dünyadaki doğal çiçek örnekleri iyi çalışılmış ve sonra taklit edilmiştir. ChatGPT benzeri yapay zeka uygulamaları da aynı şekilde dünyadaki tüm insan iletişimi, yazıları ve resimleri üzerinden eğitilmiş “yüzeysel” bir bilgi yüklemesine sahiptir. Turing Testini geçseler de aşağıda vereceğim testi geçemeyeceklerdir.

Yapay zeka uygulamasına, “bana bir fıkra anlatabilir misin?” diye sorduğunuzda, fıkra diye verdiği saçmalıklar sizi kendinize getirmeye yetecektir.  (Fıkra anlatmaya çalışan ama kesinlikle saçmalayan YZ örnekleri için bkz: Kaynak.3) Oysa ben size şimdi bir fıkra anlatacağım ve benim bir yapay zeka olmadığıma kesin emin olabileceksiniz. Üstelik sadece Türkçe bilenlerin anlayabileceği ve gülebileceği bir fıkra anlatacağım. İşte size gerçekten işe yarayan bir “karşımdaki insan mı yoksa yapay zeka mı” ayırıcı test. Bu testi istediğiniz yapay zeka uygulaması üzerinde uygulayabilirsiniz, tek yapmanız gereken, yapay zekadan size komik bir fıkra anlatmasını istemektir. 

Fıkra Testi:

Bir adam doktora gelmiş, “Doktor Bey, karnım hem ağrıyor hem atıyor” demiş. Doktor da adamı muayene etmiş ve sonucunda, “Evet karnınız ağrıyor da, atmaması lazım” demiş. Adam çıkmış oradan, uzman bir dahiliyeci doktor aramış, ona da aynı şeyi söylemiş: “Doktor hanım, karnım hem ağrıyor hem atıyor, ne yapayım?” Uzman dahiliyeci doktor muayene ettikten sonra adama “karnınız ağrıyor, ama atmaması lazım” diye  cevap verir. Adam “emin misiniz?” Doktor “evet eminim” der. Bunun üzerine adam “at maması” satın alır ve yer. 

İşte çiçeğin gerçekliğini anlamak için nasıl elinizle dokunmak, hatta bir yaprağını koparmak, dikkatle koklamak gibi şeyler yapıyorsanız yapay zeka için de yapmanız gereken bir fıkra anlatmasını istemek olmalıdır. Yeni Turing Testimiz bu olmalı. 

Özet ve sonuç:

İçinde olduğumuz dönemde yapay zeka uygulamaları hızlanmış bilgisayarlar ve büyük veri setleri ile şaşırtıcı sonuçlar ortaya koyabilmekteler. Eskiden beri bilişimcileri “simgeciler” ve “bağlantıcılar” diye ikiye ayıran teknik mesele ise hala ortada durmakta. Sadece yazışarak insandan ayırt edemeyeceğimiz YZ uygulamaları, basit bir fıkra testi ile çuvallıyorlar. Gerçi yakında YZ programcıları uygulamalara suni olarak yüzlerce fıkra da yükleyebilirler ama bu yapay zekaları espri yapabilir hale getirmeyecek. YZ’lerin espri kabiliyeti kazanmaları için günün birinde “simgeci” yöntemlerin de işler hale gelmesi gerekecek, Google’ın satın aldığı DeepMind şirketi mesele bu konuyu çalışıyor. 

Turing Testi

Meşhur İngiliz matematikçisi ve genel amaçlı dijital bilgisayarlara giden yolda önemli bir basamak sayılan analog bir bilgisayarı 1940’larda tasarlamış olan Alain Turing’in 1950’de ilk kez önerdiği bu testin amacı, bir yapay zekanın bir insandan farkedilmez olup olmadığını anlamaktı: Eğer sorduğunuz bir seri soruya verdiği cevaplar sonucunda karşınızdakinin yapay zeka mı insan mı olduğuna karar veremez iseniz o zaman YZ testi geçmiş sayılırdı. 

Kaynaklar:

1. 50 Soruda Yapay Zeka; yazarı: Cem Say, yılı: 2018; Bilim ve Gelecek Kitaplığı, Sayfa 99.
2. https://arxiv.org/abs/1706.03762
3. https://onedio.com/haber/yapay-zekanin-kendilerine-yaptigi-en-sacma-sakalari-paylasarak-hepimizi-mizahtan-sogutan-15-kisi-1146139